20.11.2024
“İLK TOPLANTIDA ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLER DÜŞÜNCELERİNİ SÖYLEMELİ”
“ONLARIN RAZI OLMADIĞI HİÇBİR ŞEYE BEN RAZI OLMAYACAĞIM”
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, çözüm süreci tartışmaları hakkında, “Toplumsal mutabakat sağlanacaksa, Meclis’te oturup bunu konuşmalıyız. Konuşacaksak ilk toplantıda da şehit aileleri ve gaziler gelmeli, düşüncelerini söylemeli. Son toplantıda da gelip varılan noktaya rızaları var mı, yok mu söylemeliler. ‘Onların razı olmadığı hiçbir şeye ben razı olmayacağım’ diye Sayın Bahçeli’den bir saat sonra yaptığım konuşmada ifade ettim. Ondan sonra da bunu her fırsatta, her toplantıda ifade etmeye devam ediyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı, Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği ile Türkiye Muharip Gaziler Derneği’ni ziyaret etti. Türkiye Muharip Gaziler Derneği’ni ziyaretinde açıklamalarda bulunan Özel, “Öncelikle tabii ki Cumhuriyet Halk Partisi olarak her zaman Türkiye Muharip Gaziler Derneği ile ilişki içindeyiz. Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yılında da bir kez daha 20 Temmuz günü zaten hep birlikteydik orada. Şehitlerimize ve hayatta olmayan gazilerimize Allah’tan rahmet, sizlere de uzun ömürler diliyoruz. Minnetlerimizi, şükranlarımızı sunuyoruz. Biz bugün önce Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı’nın Sayın Başkanı Abdurrahman Yılmaz’ı ve Yönetim Kurulu Üyelerini ziyaret ettik. Ardından Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği’nin Sayın Başkanı Mustafa Işık’ı, ki o bize bu ziyaretimizde de sağ olsun eşlik etti, yöneticilerini ziyaret ettik. Şimdi de sizlerin huzurundayız” dedi. Özel, şunları söyledi:
“DİĞER PARTİLERE ÇAĞRIMIZDIR, ÇATI KANUNU HAZIRLADIK”
“Malum İstanbul’da bir çalıştay yapmıştık. Çalıştayda tüm Türkiye’deki dernek başkanları ve sizin başkanlıklarınızla birlikte sorunları çalıştık hep birlikte. Sorunların en temelinde zaten 36 farklı şehitlik ve gazilik statü haklarının düzenlendiği mevzuatın bir kanunda birleştirilmesi gerektiğini düşündük, o çıkarımları yaptık. Ben burada 30’dan fazla sizlerin talep ettiği çözüm önerilerini ayrı ayrı ifade etmeyeceğim ama Sayın Yankı Bağcıoğlu’nun liderliğinde arkadaşlarımız çalıştılar ve 18 ayrı kanun teklifi vererek, bu dediklerinizin hepsinin olabilmesi için o çatı kanunu hazırladık. Bu Meclis’tedir. Diğer partilere de çağrımızdır. Bir çatı kanun yaptığımız ve taleplerinizi çözdüğümüzde, o çalıştaydaki sorunlar çözüldüğünde artık bizlerin, hiçbir siyasinin gazilerimize, şehit ailelerimizin yanına vardığında bir yakınma, bir talep duymayacakları açık. Bu konudaki bu açık çağrıyı bir kez daha ifade ediyorum.”
“ŞEHİT AİLELERİNİN VE GAZİLERİN RAZI OLMADIĞI ŞEYE RAZI OLMAYACAĞIM”
“Benim bugünkü ziyaretlerimin en önemli noktalarından bir tanesi şu. Hepinizin malumu Sayın Bahçeli’nin bir grup konuşmasında kullandığı bir ifade, Türkiye’de bir anda gündemi değiştirdi. Bu ifade, Abdullah Öcalan’ın gelip Meclis’te bir çağrı yapması noktasındaydı. Ben bu konuşmadan yaklaşık bir saat sonra çıktığım konuşmada şunu söylemiştim, ifadem şuydu: Bu iş öyle birilerini buraya getirmek ya da bir yerlerde siyasi pazarlıklar yapmakla olmaz. Biz bir tek şehidimizin daha olmaması için, annelerin gözünün yaşının durması için, gazilerimiz için bundan sonra yapılacak faaliyetlerde elbette destek olmak isteriz. Kim ister şehit gelsin, kim ister gazi olsun? Ancak bu iş için dört tane kriter koyduk. Bunlardan birincisi, Meclis merkez olsun. İkincisi açıklık, şeffaflık. Üçüncüsü, karşılıklı iyi niyet ve bunun samimiyetle ortaya konması. Dördüncüsü, ulusal bir mutabakat; ‘Tam bir mutabakatın olması gerekir’ dedik. Bu mutabakatın ortaya konmasıyla ilgili Meclis’te yapılacak bu toplantılarda ben bir beşinci kriteri kendim ifade ettim. O beşinci kriter de şu: Toplumsal mutabakat sağlanacaksa, Meclis’te oturup bunu konuşmalıyız. Konuşacaksak ilk toplantıda da şehit aileleri ve gaziler gelmeli, düşüncelerini söylemeli. Son toplantıda da gelip varılan noktaya rızaları var mı, yok mu söylemeliler. ‘Onların razı olmadığı hiçbir şeye ben razı olmayacağım’ diye Sayın Bahçeli’den bir saat sonra yaptığım konuşmada ifade ettim. Ondan sonra da bunu her fırsatta, her toplantıda Diyarbakır’da da İstanbul’da da Manisa’da da Türkiye’nin bir başka yerinde de ifade etmeye devam ediyorum. Bugün de kamu kurumu olarak kabul edilen, kamu yararına çalıştıkları kabul edilen üç derneğimizi, vakfımızı ziyaret ederek bu düşüncelerimi ifade ettim. Sağ olsun başkanlarımız da bizim bu hattımızın doğru bir hat olduğunu, Meclis odaklılığının çok önemli olduğunu, gizli kapılar ardında olmaması gerektiğini söylediler. Hatta Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı’nda Sayın Başkanımızın tam olarak ifadesi şuydu: ‘Biz her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız. Ama bu işin şeffaf olması ve sizin söylediğiniz gibi Meclis’te yürümesi ve bir daha biz böyle bir fedakarlıkta bulunacaksak bunun siyasi amaçlarla değil, milletin yararına yapılması önemlidir. Kapalı kapılar ardında değil, bizimle konuşarak yapılmasını önemsiyoruz. Yoksa hakkımızı helal etmeyiz.’ Aynı şekilde Sayın Mustafa Işık da burada. Biraz önce yaptığı değerlendirmeler de basın ile paylaşılacak. Herkes bu millet için, bu devlet için can vermiş şehitlerimizin ailelerinin hassasiyetinin gözetilmesini, gazilerimizin hassasiyetinin gözetilmesini ve TBMM’nin odak olmasını istiyor.”
“YENİ BİR GELİŞME OLURSA DERNEKLERİMİZE GELECEĞİZ, BİLGİLENDİRECEĞİZ”
“Biz bu konudaki tutumumuzu bu şekilde daha önce de ifade etmiştik. Bugün de bir kez daha netleştirmiş olduk. Bunu da kamuoyu ile saygı ile paylaşmak isteriz. Bundan sonraki süreçte de yeni bir gelişme olursa, bize bir bilgi aktarılırsa mutlaka ve mutlaka derneklerimize geleceğiz, bilgilendirme yapacağız. Bu süreci kimseyi incitmeden yürüteceğiz. Birileri özensiz ilerlerse biz o özensizliğin içinde olmayız. Bunu da ifade etmek isterim. Benim bu konuda söyleyeceklerim bu kadar arkadaşlar. Gruplara çağrım şudur: Çok önemli bir kanun teklifi var. Bütün taleplerin birleştiği 18 kanun ve onların hepsi çıktığında bir çatı kanun olacak. Bütçeden sonra bu kanunu hep birlikte ele alalım. Bu bir partinin değil, Meclisimizin gururu olsun, bütün partilerin gurur olsun.”
“ARKADAŞLAR HER BÜTÇEDE BAKANLIKLA İLGİLİ MESAJ VERİYOR”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda çıkan tartışmaya yönelik olarak AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler’in “Özür bekliyoruz” şeklindeki açıklaması hakkındaki soruya yanıt veren Özel, “Beni Sayın Meclis Başkanımız da aradı. Dedi ki, ‘Hoş olmayan görüntüler ortaya çıktı’. 2 saat 20 dakika süreyle Sayın MİT Başkanımızın partimizi ziyareti, sunumu ve çalışma toplantısının içindeydik. Tabii işin doğası gereği jammer var ve asla salona giren ve çıkan da olmuyor. Çok gecikmeli olarak Sayın Meclis Başkanı’nın telefonuna döndüğümde bir yandan da görüntülere baktım. Ama açıkça şunu söyleyeyim. Abdullah Güler ve Sayın Meclis Başkanı gözleriyle görmedilerse, trollenmişler. Çünkü ben sonra bütün görüntülere baktım. Arkadaşlar bana Sayın Meclis Başkanı şöyle söyledi. Daha doğrusu ‘Yumruklaşmadan bahsediliyor’ diye söylendi. ‘Bir itiş kakıştan bahsediliyor’ söylendi. Ben çok tedirgin oldum. Görüntülere baktım, arkadaşlarla konuştum. Malum Meclis’te her gün bütçede, bütçe başlarken bakanlık ile ilgili bir mesaj veriliyor. Arkadaşlar bu sefer İçişleri Bakanı’na, bizim günlerce milletvekillerimizi polise verilen kanunsuz emir ile belediyeye sokulmamasını, çünkü onlar milletvekili ve dokunulmazlıkları var, ve seçilmiş belediye meclis üyelerimizin Meclis’e sokulmamasına dikkat çekmek için komisyonun kapısında durmuşlar ve demişler ki; ‘İyi oluyor mu? Şimdi biz de sizi sokmasak olur mu? Girmeniz, görevinizi yapmanız gereken koltuğa başkası otursa olur mu?’ Buna dikkat çekmek için mini bir protesto bu. Ama o sırada oranın iyi yönetilemediği anlaşılıyor. Elini uzatıyor Grup Başkanvekilimiz, elini tutmuyor. Kamera çekecek tabii, Kameraya müdahale ediliyor. Salona bir itiş - kakışla, yanlarındaki polis arkadaşlarla birlikte girmeye çalışıyorlar. Bir arbede görüntüsü çıkıyor. Bugün ‘sorun’ dedim, Sayın Bakan’a sordular. ‘Bir müdahale var mı, yok yumruklaşma filan.’ Bunu tutanak altında sorduk. Sayın Bakan da olduğunu söylemiyor. Eğer böyle bir şey olsa ben tabii ki hemen özür dilerim. Ama ne bir fiziki müdahale, ne bir şey. Sadece önde durup bir protesto yapma ve toplam birkaç dakika sürecek bir protestoyu, oraya yüklenerek girmeye çalışınca görüntü oldu” diye konuştu. Özel, şunları kaydetti:
“GÜLER VE ERDOĞAN ÖZÜR DİLEDİĞİ AN BEN DE ÖZÜR DİLERİM”
“Esenyurt’taki görüntüler şık değildi, milletvekiline yapılan. Sayın Bakan da aynı görüntülerin muhatabı oldu. Bir hatırlatma olmuş orada. Bu meselenin bu açıdan ele alınması lazım. Abdullah Güler bütün milletvekillerimizden, Esenyurt’ta günlerce kapıda bekletilen milletvekillerimizden ve belediye meclis üyelerimizden, Sayın Abdullah Güler ve de Sayın Recep Tayyip Erdoğan özür dilediği anda ben de kendilerinden özür dilerim. Aynı muamele, aynı durum. Bizimki çok kısa sürüyor. Bakıyorlar ki bir arbede var. Zaten konu dikkat çekmek. Yoksa Plan ve Bütçe Komisyonu zaten toplanmadan nasıl devam edebiliriz? Ama orada arkadaşlarımız konuya dikkat çektikten sonra çekiliyorlar. Oradaki arbede meselesi gerçekten biraz da Sayın Bakan’ın sabırsız davranmasından da olmuş. Ben Sayın Bakan’ı ararım, Sayın Bakan ile konuşurum sorun yok. Ortada bir özür olacaksa Abdullah Güler’in kamuoyunu yanıltıcı bu bilgilerinden dolayı özrü olacak. Yoksa meselenin kendisinde bir protesto var. Birkaç dakika sabredilse o çirkin görüntü de ortaya çıkmaz ama bir yandan da hayırlı bir tarafı var. Esenyurt’taki çirkin görüntünün bir tersi yaşanmış. Bunun deneyimlenmesi de kıymetlidir diye düşünüyorum.”
“ÇOK KIYMETLİ SUNUMLAR DİNLEDİK”
Özel, MİT Başkanı İbrahim Kalın ile CHP Genel Merkezi’ndeki görüşmesi hakkındaki soruya yanıt olarak ise “MİT Başkanımızın yaptığı ziyaret, kıymetli bir ziyarettir. Yapmış olduğu sunum… Çok kıymetli sunumlar dinledik. Sorduğumuz sorulara ve istediğimiz bilgilere de son derece açıklıkla kapsamlı cevaplar verdi. Kendisine teşekkür ediyorum. Bu konuyla ilgili yapabileceğimiz açıklama bundan ibarettir” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaptığı “Pazarları ziyaret et” çağrısına Erdoğan’ın verdiği yanıt hakkında da Özel, “Yanlış aktarılmış herhalde. Ben Erdoğan’a siz de biliyorsunuz, ‘Benimle pazara gelemezsin’ demedim. O, onun üzerinde bir yanıt vermiş. Vatandaş çağırıyor ve diyor ki vatandaş; ‘Pazara gelemezler’. Fiyatlar iki katına çıkmış, gelemezler. Ben sordum; ‘Gelebiliyorlar mı?’ diye, ‘Gelemiyorlar’ dedi. Sayın Erdoğan ile birlikte bir pazara gitme teklifim yok zaten. Yanımda da gazilerimiz ve dernekler varken siyasi polemik yaratacak bir cevap da benden beklemeyin bugün. Eğer öyle bir şey olursa bunu başka bir zeminde yaparız zaten” diye konuştu.
“RAZI OLMAYIZ”
Özel, Erdoğan’ın ifadelerinin sorulması üzerine, “Bahçeli ile bir mutabakatsızlığı yoksa Bahçeli ile aynı şeyleri söylüyor demektir. Bahçeli’nin söylediği çerçeveye hepsi burada şehit ailelerinin ve gazilerin itirazı var. Mutabakat sağlayacaksa önce burası ile sağlayacak. Biz bir çözümün içinde olacaksak, o çözüm Meclis’te olacak ve bu masada da orada olacak. Yani şehit aileleri ve gaziler de hem başta, hem süreç içinde istedikleri herhangi bir zaman, hem de son noktada buna razılar mı değiller mi söyleyecek. Onların razı olmadığı bir şeye biz razı olmayız” yanıtını verdi.
“HERHANGİ BİR GERİ ADIM YOK”
“Bahçeli’nin geri adım attığını düşünüyor musunuz?” sorusu için de “Ben Sayın Bahçeli’nin ‘İlk günkü sözlerimin arkasındayım’ dedikçe grubunun onu ayakta alkışladığını görüyorum. Bugün Sayın Erdoğan teyitleştiğine göre, geri adımları yok. Ama ben Sayın Bahçeli’nin meseleyi olmazlık üzerinden tarif etmesi yerine Meclis odaklı, diyalog odaklı, samimi ve açık süreç yürütümünün, sürecin kendisine de bu ülkeye de katkıyı sağlayacak yegane yol olduğunu düşünüyorum. Bahçeli’nin yaptığı tarifle yol almak zor” dedi.
19.09.2023
13.09.2023